Google, Amazon ve Apple, yaşlanmaya çözüm bulmak, “sonsuza dek genç kalmak” ve nihayetinde doğal ölümü çözmek ve ölümsüzlüğü elde etmek için yürütülen bilimsel araştırmalara milyonlarca dolar harcamaktalar.

Araştırmalar cevaba çok yaklaşmış durumda: Ebedi gençliğin püf noktası telomer denilen – DNA’nın her bir ucundaki “kapakçıklar” da. Telomerler genetik özelliklerimizi korumanın yanı sıra, hücrenin bölünmesini ve çoğalmasını sağlamakta. Ama madalyonun diğer yüzünde görünen ise bir hücre her çoğaldığında, telomerler kısalmakta ve telomerlerin boyu kısaldıkça yaşamımız da kısalmakta.

Telomer kısalma oranının türlerin yaşam ömrünün güçlü bir belirleyicisi olduğu ispat edildiğinden bu yana, araştırmacılar artık telomerlerin yaşlanmayı durdurmanın hatta gençleşmenin sırrını koruduğundan neredeyse eminler.

Bir hücre bölündüğünde ve çoğaldığında, kısalan telomerleri yenilemek için kök hücrelerde telomeraz enzimi üretilir. Ama bu enzimin üretimi ve dolayısıyla yenilenme yaşam ilerledikçe yavaşlar ve hücresel yaşlanmaya yol açar: hücreler daha az bölünmeye başlarken hastalık ve DNA mutasyonlarına yatkınlık artar.

Stanford Tıp Üniversitesi‘nde bilim adamları, telomerazı yedeklemenin ve yaşlanmayı tersine çevirmenin bir yolunu bulduklarını belirtiyorlar. Deri hücrelerinde yaptıkları deneyde, bu hücrelerin telomeraz katkısıyla 28 kat daha fazla bölündüğünü ve dolayısıyla bir o kadar gençleştiklerini belirtirler! Bedende oto-rejenerasyon (yenilenme) ve genç kalmanın anahtarı bulunduğu zaman bir masal ve kurgubilim fantazisi de gerçek olacak: bilim yaşlanmayı durduracak olan ebedi gençlik pınarına ulaşacak. Hatta daha da ötesi -kader faktörünü dikkatlice bu araştırmaların yapıldığı laboratuvarın dışında tutarken ölümsüzlüğün sırrına erecek.

Duygu Bruce
3 Kasım 2019