Yaşamaya geldiğimiz hayatı çok zor buluruz – birçok zahmeti, hayal kırıklığını ve güç işleri içerir. Sigmund Freud (1856-1939), Medeniyet ve Hoşnutsuzlukları adlı küçük kitabında özetler insan tabiatının özünü. Bilinç ve bilinçaltından kaynaklanan davranışlara örnekler verir. Freud’a göre gündelik bilinç, farkında olduğumuz duygu, düşünce ve tutumlarımızdan oluşur. Daha büyük bir alan kaplayan bilinçaltı ise görünenin arkasında, çoğunlukla farkında olmadığımız dürtü, istek, korku, hatıra ve düşüncelerin bulunduğu zengin bir hazinedir. Farkında olmasak da, bilinçaltından saklı olanlar, sembollerle, işaretlerle kendini belli eder. Örneğin rüyalar, dil sürçmeleri, bazı şakalar, önüne geçemediğimiz kuvvetli dürtüler, sanat, müzik vb gibi dışavurumlarla birden ortaya çıkıveren farkındalık anları aslında …
Etiket: nefs
Kalbin derinliklerine indikçe, ayna daha berrak ve temiz hale gelir. – Rumi İnsanın kendi içinde süregelen karşılıklı konuşmalar, kişinin kendi üzerinde düşünmesi, iyiyi kötüden ayırt etmesi ve doğru karar vermesi için vazgeçilmez bir araçtır. Ünlü çocuk psikoloğu D.W. Winnicott içte geçen konuşmaları “benlik” gelişiminin önemli bir parçası olarak tanımlar : İç diyalog, kişinin belirgin bir varoluş duygusuyla bilincini uyanık hissettiği fantazi ile gerçeklik arasındaki mekanda geçer. Bilinçaltı ve bilinç arasında seyir hâlinde iken şimdi ve geleceğe yansıtılan benlik, bir olur, aynı anda ortaya çıkar. Kişi, benliğinde cereyan eden duygu ve düşünce akımlarının farkına varır, onları ayrıştırır. Hoşa giden ve yararlı …
Kalk ey sâkî, ver mey kadehini, Yere ser günlerin gamını Avucuma koy da şarap kadehini Çıkarayım üstümden şu mavi hırkayı Kötü bir şöhrettir bu, akıllılara göre Ama biz istemiyoruz şöhreti, şanı Şarap ver, ne kadar sürecek bu kibir yeli Batsın, sonu kötü olan şu nefsin canı İnleyen gönlümün ahının dumanı Yaktı şu duygusuz ham insanları Karasevdalı gönlümün sırrına mahrem olacak Halktan da seçkinlerden de göremiyorum kimseyi Huzur veren bir sevgiliyle gönlüm hoş benim, O sevgili, bir anda alıp götürdü gönlümün rahatını Bir daha bakmaz, çimenlerin arasındaki serviye Kim görürse o gümüş endamlı serviyi Güçlüklere katlan gece, gündüz ey Hafız Sonunda …
Social Profiles