Bir Uykusuzluk Gecesi

Yalnız geçen ömrün bir uykusuzluk gecesi, Çekmişken aynalar beni müthiş bir sorguya, Birdenbire kalbi titreten bir bülbül sesi, Dağ ardında doğan bir mehtap gibi vurdu suya. Mehtabın izinde gemiler geldi açıktan, Aşina sallanan mendillere koştum, yer yer Gür çimenler gibi fışkırıyor karanlıktan, Kökleri kurumuş sandığım o güzel günler. Cahit Sıtkı Tarancı

Devamını okuyun

Ressamların Bahsi

Gizli bilgiden bir örnek istersen Rum ülkesi halkıyla Çinlilerin hikâyesini söyle. Çinliler, biz daha usta ressamız dediler; Rum ülkesi ressamları da bizim ustalığımız daha üstündür davasına giriştiler. Padişah, davanızda hanginiz haklısınız; anlamak için sizi sınamak isterim dedi. Çin ressamlarıyla Rum ressamları huzura geldiler; Rum ülkesi ressamları resim yapmayı daha iyi biliyorlardı. Çinliler, “Bize bir oda ayırın, verin, bir oda da sizin olsun” dediler. Kapıları birbirine karşı iki oda vardı; odaların birini Çinliler aldı, öbürünü Rumlular. Çinliler, padişahtan yüz çeşit renkte boya istediler. O yüce padişah da hazineyi açtı. Her sabah Çinlilerehazineden boyalar bağışlanmadaydı. Rumlularsa “Ne resim işe yarar, ne boya;

Devamını okuyun