Korku kalpten geçer. Kalbe sözü geçen korkuyu yener. 1939 kışı. Finlandiya, Kızıl Ordu tarafından işgal edilir. Durum oldukça kötü görünür. Finliler asker ve top sayısı olarak Ruslara göre çok zayıf, silahları da ilkeldir. Ancak çok daha büyük miktarda sisuya sahiptirler. Kros kayağı becerilerini kullanarak Rus birliklerini şaşırtmayı ve dağıtmayı başarırlar. Topraklarını geri kazanmayı mümkün kılan “sisu” yu Finliler şöyle tarif eder : “Katlanmayı bilen bir kararlılık, dayanıklılık, cesaret, gözü peklik ve irade gücü.” Sisu, daha az güçlü ama cesur yürekli olanın sahip olduğu bir nitelik. Her şey kaybedilmiş gibi görünse bile asla vazgeçmeyen, kalıpların dışında düşünerek sözde daha …
Etiket: cesaret
İnsanlığın ilerleyebilmesi uğruna, gurur veren yüce cesaret derslerinin olması gerekir. Efsanevi Fransız yazar ve şair Victor Hugo (1802-1885), büyük eseri Les Misérables‘da, tereddüt ve kararsızlığı bir kedinin duraklamasına benzeterek anlatır : Kedilerin yarı kapalı bir kapının eşiğinde uzanarak duruşunu çoğu insan deneyimlemiş ve “Hadi içeri gelsene ! ” demiştir. Kedinin eşikteki duraksaması, önlerindeki bir meselenin kapısı yarı açık iken, olası iki çözüm arasındaki kararsız kalıp duran insanlara benzer. Ancak bu tür insanlar, talihin cilvesiyle aniden kapanıveren kapıda ezilme ya da sıkışma riskini taşırlar. Tabiatları gereği aşırı ihtiyatlı olan kediler, bazen cüretkâr olanın maruz kaldığı tehlikeden daha fazlasına maruz …
Bilge bir arife cesaret nedir diye sormuşlar. Cevaplamış: “Gözü karalık ve ödleklik arasındaki denge halinde ortaya çıkan erdemdir.” Devlet konservatuarına üstün yetenekle girmiş, yüzlerce tiyatro oyuncusu yetiştirmiş tiyatro ustası Celal Kadri Kınlıoğlu’nun bir dersine katılmıştım. Öyle bir usta ki üç saat boyunca tüm katılımcılar, pür dikkat heyecanla oradaydık. Usta, sınıftaki her öğrenciyle yaptığı 3-5 dakikalık soru cevap seansında, kişinin neden orada olduğuna dair bilgi alıyor ve aldığı cevaba göre kişiye özel yorum yapıyordu. Çok keskin bir zeka, gözlem ve deneyimin hızlıca biraraya getirdiği yorumlar, konuştuğu kişinin karakter örgüsünde tam hedefe isabet ediyordu. Aslında bu kısa soru cevap repliklerinde, katılan herkes …
Seyrettiğim en nadide en keyifli filmlerden birisi Nadide Hayat. Ellilerinde bir kadın, zamanında evliliği için üniversiteyi yarım bırakmış, 2 çocuk, bir torun, kendi halinde, aklı başında ve birçoğuna göre sıradan, ortalama bir kadın. Kadın olmanın genetik koduyla “fedakar”, her an ailesi için hazır ve nazır. Mesleği ev hanımı, işi günde 24 saat hayatın gereken tüm parçalarını bir arada ve zamanında işler halde tutmak –evde, ailede ve yakın çevresinde. Helvayı tam kıvamında karıp beklenen zamanda servis etmekten yaşayacağı eve kadar kendinin dışındaki diğer koşullara göre belirlenen nadide bir hayat. Derken hayatın bir dönemecinde Nadide Hanım’ın içinde bir şey kıpırdar. Rüya ile …
Social Profiles